Bağlılık
Şirketler ticarethanelerdir. Kültür yaratmak, onu sahiplendirmek ve işi sahiplenilmesi gerçekten zor ve zahmetlidir. Kültür temelinde, aidiyet ve güven ile yaratılır. Onu artık kendi işin, ekibin gibi hissettiğin anda, bağlılık başlar.
Bağımlılık ve bağlılık arasında denge kıymetlidir. Özellikle insanları motive etmek, onları harekete geçirmek için ilham vererek onları cesaretlendirebilirsiniz ancak bir de motivasyon engellerini de çözmek gerekir. Bu erteleme alışkanlıkları veya korkular kaynaklı da aksiyon alınamıyor olabilir.
Her dönemde bağlılık önemli olmuştur. Bağlılık mütevazi bir kültür içerisinde, etik kurallara uyum, farklılıklara kucak açarak, farklı uzmanlıkları da barındırarak yaratıldığında, daha zengin bir hale dönüşür.
Fikirlerin dinlenmesi, anlaşılması, kabullenilmesi, kollektif düşünce, bilinç ile hareket edebilmek, aidiyeti daha da kuvvetlendirir.
Farklılıkları kucaklayan, fikir ayrılıkları olup, bunları ortak düzlemde paylaşma, eleştirel olarak daha iyiye gitmek, kültürün daha hızlı şekilde yeşermesine imkan tanır. Yapıcı, şeffaf, açık ve etik iletişim kültürün daha iyileşmesine ve sağlıklı kalmasını sağlar.
Şeffaf, açık, etik olmayan ortamlarda, toksik kültür çok daha hızlı şekilde yayılır ve bu ortamdaki herkesi zehirler.
VUCA dünyasında sert değişimler karşısında ayakta kalabilmek ve bu değişimleri birlikte yönetebilmek için liderlerin çok iyi bir kültür yaratmış olmaları gerekmektedir. Değişim liderliği en önemli gündemimiz olmalı.
İnsanların geliştirilmesi ve onlara destek verilmesi, değişime karşı sizi çok dirençli yaptığı gibi, bağlılık duygusunu, işi sahiplenmesini de sağlayacaktır. Bu konuda lider yetiştirme fabrikası kurmanızı tavsiye edebilirim.
Bunun yanında bir de yetenekleri CV olarak değerlendirebilir ve bunların aranıza katılmasını da sağlayabilirsiniz. Mutlaka yeni yetenekleri aranıza katmalısınız. Burada en dikkat edilmesi gereken konu, yıldızlar toplulukların her zaman başarılı olmadıklarıdır. Yıldızlar, aynı kültür ile yoğrulduklarında, birlikte zorluklara gögüs gerdiklerinde, takım olabilirler. Bu aynı zamanda karakter meselesi olarak karşınıza çıkar.
Takımlar sadece iyi oyunculardan değil aynı zamanda karakterli, ilkeli, mütevazi, erdemli insanlardan oluştuğunda başarılı olur. Milli Voleybol takımımızın kaptanı Eda Erdem, “Takımımızın sadece iyi oyuncuları yok. Aynı zamanda karakterli oyuncularımız var. Sadece iyi oynamıyoruz. Aynı zamanda iyi bir karakter ortaya koyuyoruz…” diyor.
İnsanlar için emek verip, onları aynı vizyona, aynı hedefler için ikna eder ve motive ederseniz, o hedeflere ulaşabilirsiniz. Onları bir makine ve araç olarak gördüğünüzde, duygularını hiçe saydığınızda, değiştirilebilir parçalar olarak değerlendirdiğinizde artık onlardan bir takım oluşturamazsınız. Takım kurmak, liderlerin düşünce tarzlarının bir ürünüdür. Liderler, lider fabrikası yarattıklarında bağlılık sağlarlar. Liderler, güç merkezli olarak bunları yaptıklarını düşündüklerinde yöneticilere dönerler. Ancak yöneticiler için sadece iş sonucu olduğu için hem sabit zihniyeti desteklerler hem de onlar için bağlı çalışabilecek insanları bulamazlar. Liderler bu nedenle, sonuç kadar, süreçlere önem vermeli, büyüme zihniyetini desteklemelidirler.
Liderlerin görevi, insanların birbiri ile ortak çalışma şartlarının ve kültürünün yaratılmasına yardımcı olmaktır. Bu da hizmetkar liderlikten geçer. Sonuç odaklı her zaman iyi şeyleri anlatmak, ne kadar başarılı olduklarını anlatmak popülerdir ancak egosal bir süreçtir. Hatalardan öğrenen bir kültürde, hatalarını anlatabilmek ve bundan aldığın dersleri söyleyebilmek çok daha önemlidir. Bu hatalardan öğrenen bir kültürde, herşeyi daha açık, şeffaf, katılımcı ve dürüst şekilde değerlendirmek anlamına gelir. İş ekseninde toparlanmış insanlar ve takımlar oluşturmanıza yardımcı olur. Hiyerarşik kültürde güç ekseninde toparlanmış insanlar ile karşılaşırsınız. Bu nedenle iş ekseni mi güç ekseni mi önemli bir soru haline gelir.
İnsanları geliştirerek, liderlik ederek, onların kalplerini kazanır ve takım olursunuz. Gücünüzü gösterir, yargılarınızı kutsar, şekil ve şemale göre insanları alır, para dökebilirsiniz, en iyi yıldızları alabilirsiniz ancak takım olamayabilirsiniz.
Tüm bu farklılıklar içerisinde, yıkıcı iş modelleri ve teknolojiler geliyor. İnsan, lider, kültür, iş modeli mi? yoksa para ve güç mü kazanacak hep birlikte göreceğiz.
