Bilmek ve yapmak
Bilmek ile yapmak arasında çok büyük farklılıklar vardır.
Stratejiyi bilmek, onu yönetmek anlamına gelmediği gibi, yönetmeyi bilmek bundan sonrasının stratejiyi bilmek ve çizmek anlamına da gelmez.
Bilmek ve öğrenme süreci öncelikle bilmemek ve yapamamak ile başlar.
Albert Einstein “Bilgi malumat değildir. Bilmenin tek yolu deneyimlemektir.” diyor.
Gelişmenin en önemli aracı ise öğrenmektir. İnsanın diğer canlılardan ayıran en temel özelliği öğrenmedir. Bu nedenle öğrenmeyi öğrenmek en kritik konulardandır.
Öğrenme, Prof. Dr. Suna Tevruz tarafından, “Talim ve tecrübe yoluyla davranışta meydana gelen oldukça devamlı bir değişmedir” tanımlanmıştır.
Yapmak için bir davranış değişikliği gerekir. Öğrenilen şeyin alışkanlık haline dönüşmesi gerekir. Bu değişim devamlıdır ve pekiştirilmezse unutulur. Bu değişim ancak uygulama yoluyla kazanılabilir, uygulama bir deneyim yaratırken, öğrenme de bir süreçtir.
Öncelikle öğrenme, bilinçsiz yetersizlik ile başlar. Araba kullanmak bunun en güzel örneklerindendir. Arabayı ilk kullanma niyetine girdiğinizde, bilinçsiz ve yetersizsinizdir. Sonrasında vitesi nasıl 1'e alacağınızı ve nasıl hareket edeceğinizin bilinciniz ile kavrarsınız ancak araba sürmek için yetersizsinizdir. Sonrasında bilinçli ve yeterli olarak arabayı sürmeye başlarsınız. En sonunda artık arabaya bildiğinizde 1'e ne zaman attığınızın bile farkına varmadan bilinçsiz yeterlilik ve ustalık kazanırsınız.
Benzer konu ticaret hayatında da müşteriler ile yaşanır. O kadar çok müşteri ile konuyu tecrübe ettiğinizde artık omur ilik soğanından bunları yapmaya başlarsınız. Bilinç beynin ön bölmesindeki bir aktivite iken, ustalık omur ilik soğanının görevi olduğunda usta olursunuz.
İşte eğitim sistemlerimizdeki en büyük eksik analitik olarak ön bölmeleri çok çalıştırıp, bunları ticaret ve gerçek hayatta uygulamadığında, ustalık olmaktan çok matematiksel ifadeler, fizibiliteler ve genel geçer stratejiler içerisinde kalacağın bir noktaya kalabiliyor takımlar.
Buradaki konu da bilmemek ve bilmediğini bilmemek önemli bir farkındalık. Eğer bunu ego ile besler ve önüne matematiksel ve analitik kriterler çıkartırsanız, olayı yapabilirsiniz gibi gelir ancak gerçek öyle değildir.
Bu nedenle, ahilik teşkilatında, çırak, kalfa, usta’dan sonra ahi olma mertebesi vardır ki, ahi olmak egonu da yenip, kamil insan yolculuğuna çıkabilmektir. Ahi olabilmek için, bir kendinden daha iyi bir kişi yetiştirmek ve onun altında çalışabilecek kadar egonun törpülenmiş olmasını gerektirir.
Bugünün dünyasında, hırslarla, egolarla öğrenme sürecini tamamlamak, kamil insan yolculuğuna çıkmak çok daha zordur.
Bu konuda girişimci kültürü yazımda bir miktar değerlendirmiştim. Onu da okumanızı tavsiye ederim. https://ferhatunlukal.medium.com/giri%C5%9Fimci-k%C3%BClt%C3%BCr%C3%BC-67beb1232265
Bilmek ve yapmak arasında öğrenme süreci var. Kamil insan yolculuğunda ise, üzerine etik, ahlaki ve vicdanı da eklemek gerekir.
Bilgili ve yapabiliyor olabilirsiniz ancak çıkarlarınız ona izin vermiyor ise, bu durumda da, politikacı gibi değerlendirebilirsiniz. Ancak uzun dönemde kollektif bilinç ve takım oluşturma konusunda başarısız olursunuz.
Bilgili ancak yapamıyor iseniz, bulunduğunuz iklim, konfor alanı ve çıkarlarınızın durumuna bakın. Bu ortamda yapamıyor musunuz yoksa ustalık nedeniyle ile mi yapamıyorsunuz.
Bilmiyor ve öğrenme niyetinde de değilseniz, zaten tek konunuz var ya politikacılar tarafından kullanılırsınız ya da politikacı olursunuz.
Alvin Toffler “21. yüzyılın cahilleri, okuma yazma bilmeyenler değil; öğrenmeyenler, yeniden öğrenemeyenler ve öğrendikleri yanlışları değiştirmeyenler olacaktır” diyor.
Dolayısıyla, bu öğrenme denklemi içerisinde bir de unutma ve yeniden öğrenme kavramları var.
Bir şeyi uzun süre ara verdiğinizde ve pratik yapmadığınızda, davranışta yavaşlama olacaktır.
Öğrenmenin uzun süreli hafızaya yerleşmesi için en azından 60 günlük bir süre içerisinde hatırlatıcılara ihtiyaç vardır.
Polonyalı araştırmacı Piotr Wozniak tarafından geliştirilen, süper hafıza (supermemo) modeli olarak adlandırlan öğrenme programında bu hatırlatıcıları kullanarak davranışı oldukça devamlı hale getirmek mümkündür.
Ne öğreniyorsanız, bunu öğrendim demek için 4 aşamayı geçtiğinizi ve uzun süreki hafızaya bu öğrendiklerinizi aktarmanız gerektiğini unutmayın.
Özellikle yazarak çalışmayı çok severim. Medium yazılarımı da bir öğrenme aracı olarak kullanmaya çalışıyorum. Bir önceki ben ile bir sonraki beni hatırlayabilmek için, yazdıklarımı düzenli olarak geri okuyorum. Bu konunun iyi bir pratik olduğunu gördüm.
Öğrenmek kaliteli yaşamak demektir. Öğrenmenin tersi ise “ölüm”dür.
Kaliteli bir yaşam yaşamanız dileklerimle.