Değişim Liderliği

Ferhat Ünlükal
3 min readSep 7, 2023

--

Çinliler inşallah değişim zamanlarının olduğu zamandan yaşa derlermiş. Bizde çok büyük bir değişim içerisinden geçiyor. Bilmiyorum bu bir beddua mı yoksa lütuf mu? Korku ve konfor alanında bu bir beddua gibi ama fırsat ve girişimciler için sanki en büyük lütuf.

Tehdit zamanları fırsatları doğuruyor. Fırsatlar bu dönemlerde çok daha fazla oluyor burada doğru tabloyu okumak ve riskleri almak, riskleri hesaplanabilir kılmak, değişimi ve fırtınayı yönetmek için gerekli.

Kaptanlar, liderlerde işte bu fırtınalı dönemde belli oluyor. Normal sularda gemiyi yönetmek daha kolay iken, fırtına içerisinde gemiyi ayakta tutabilmek daha zorlaşıyor.

Normal sularda kaptan köşkünde oturup seyir yaparken, balo salonlarında eğlenirken, fırtınalı dönemde, direksiyonun başında, riskleri sürekli hesaplayan ve tüm personelini motive ederek, gemisinin her yerinde, fırtınadan çıkmayı hesap ediyor. Bir seçenek daha var. Fırtınalı havalarda denize çıkmayın.

Değişim zamanlarındaki en büyük konu ise, yargılar, önyargılar, algılardır. Bu noktada politikacılara dikkat edin. Değişim dönemlerinde, dünyadaki tüm politikacılar savaş çıkartmışlardır. Bu şirketlerinizde ve organizasyonlarınızda da böyle olacaktır. Algıyı bozmanın, önyargılar ile hareket etmenin sonucu, bunu anlayan ve yönetmek isteyen ancak kendisi de tuzağa düşmüş, katil fareler ve politikacılardır. İnsanoğlu taptıkları ile sınanır.

Yargılar, önyargılar, algılar, politikalar, güç merkezli ortamlarda yetişirler. Ancak unutmayın ki, “Güç zehirler mutlak güç mutlaka zehirler”.

Algılar dikkatinizi başka yere çeker. İnsanoğlunun ilerlemesindeki en büyük konu sorduğu sorularının kalitesinden gelir. Eğer yanlış yere bakıp yanlış soru soruyorsa, o düşünce sistematiğinden çıkamaz. Sorunların oluştuğu yerde de sorunlar çözülemez. Bu bir kültür ve algı konusu olduğu için sorunlar daha da büyür ve yumak haline dönüşür. Albert Einstein “Problemi onu yaratanlarla çözemezsin” diyor.

Daha iyi bir Türkçeleştirilmiş hali “ “problemi ortaya çıkaran zihniyetle o problemi çözemezsiniz!”

Zihniyeti, bakış açısını, algıları, kültürü değiştirmeden problemleri çözmeniz bu durumda imkansızlaşır.

Problemi çözmek istiyorsanız, zihniyetinizinde ne değişti sorusunu sorun. Zihniyet değiştiyse, hatalarınızı kabul etmiş ve hatalardan ders çıkartmaya hazırsınız demektir. Eğer hataların başkalarında olduğunu düşünüyorsanız, o zaman daha çok gidecek yolunuz vardır ve muhtemelende yanlış yöne gidiyorsunuzdur.

Bu durumu gordion’un düğümü gibi güç merkezli çözebilirsiniz ancak bu sizin değişimi yönettiğiniz ve aynı problemler ile karşılaştığınızda çözebileceksiniz anlamına gelmeyecektir.

Sanayi devrimi, bilgi devrimi ve yapay zeka devrimi birbirinin içerisine girdiği bir dönemden geçtiğimiz için, buradaki problemler, kültürel değişim tek düzlemdeki problemleri 3 dereceden küpü ölçüsünde zorlaştırdı ve ağırlaştırdı.

Olayları basitleştirmek için -1/3 derecesini almanız gerekiyor ve risk sermayesi ile daha odaklı küçük startuplar ile farklı bir düzlemde işleri incelemeniz gerekiyor.

Sanayi devrimi zihniyeti ciro odaklı olduğu için, 3 dereceyi 3 derece ile çarparak, işi 9 derecesinden zor bir hale dönüştürür ve bu noktada bu zihniyet imkansızı ister. Bunu da güç ile istediği için, ilk temel kuvveti ortadan kaldırır. Diğerleri onun üzerinden türediği için ve kökü kalkdığı için içini çok hızlı boşaltabilir.

Bilgi devrimi zihniyeti, risk sermayesi ile algısı bozulmuş balon dönemlerden geçiyorsa, yatırımlarını 3 derece ile çarpar ancak cirosu -1/3'üncü derecedir. Karlılığı ise -1/9 olur. Değer üzerine ve derin bilgi ile konuyu anlayan zihniyet ise, karlılığı 3 dereceden 3 derecesi ile çarparak 9 derecesi ile değerli şirketler yaratır. Bunlar Platform ve Yazılım firmaları olarak önümüzde duruyor.

Platform iş modeli kurmuş olsanız bile, zihniyet yapısı sanayi devriminde ise, o zaman ana işinizin derinliklerine değil, yine bilinen yanına iş koyma ve rekabetçi avantaj elde etmeden, çok iş yapmış gibi gözük ancak hiç iş yapmaya çok hızlı şekilde döner.

Platformda saatte yapacağınız işler, aylar süren başarı olasılıkları ile değerlendirilen tablolar haline dönüşür.

O zihniyet ile o yöne bakarsanız, uzun uzun dinler, çok çok para yatırmaya devam edersiniz ancak bakılması gereken kendi değerinizin nereden geldiğidir.

Bu çok zor bir güç ve ego yolculuğudur. Çünkü onu sizin yaptığınızı göstermek istersiniz. Güç eksenli düşünce için çok büyük bir kavgadır ve bunu kabul etmek istemezsiniz. Mutlaka sizi bu noktaya getirmiş, bir düşman olmalıdır. Halbuki sizi bu noktaya kendi zihin yapınız ve size biat edenler getirir. En büyük hayat dersidir biat edilmek ve biat edenler tarafından o noktaya düşürülmeniz.

İstediğiniz şey sizin sınavınız olur. Hayattır insanoğludur. Zihniyet, kültür stratejiyi kahvaltıda yer.

Gücüne güvenmek ile kendine güvenmenin farklı şeyler olduğunu anladığında, ayrıştırmadan farklılıkları kucakladığında, işin kolayına kaçarak yargılamadan dinlediğinde, insan yetiştirerek onları vizyon için motive ettiğinde, o vizyonun insanlık için bir değer ürettiğini gördüğünde, o zaman değişimi yönetebileceksin.

Önyargı, politika, güç ile değil, farklı fikirler ile farklılıklar ile değer ve sevgi ile daha güzel bir takım olduğunu göreceksin.

--

--

Ferhat Ünlükal
Ferhat Ünlükal

Written by Ferhat Ünlükal

Fintek sektöründe deneyime sahip bir liderdir. İş dünyasında girişimcilik ve değer yaratma üzerine, bilgi ve deneyimlerini paylaşmaktadır​.

No responses yet