Ego ve Dinleme

Ferhat Ünlükal
5 min readMar 17, 2023

İnsanın egosu ve kendi iç sesi, çok yüksek olabilir. İlgi alanlarları, hedefleri, olmak istediği şey, tutkusuna göre, dinleme değişir.

Ne ile ilgilenirse, insan ona dönüşür. Neye zaman harcarsan, o olursun.

Dinleme tan böyle eylemdir. Yanında en büyük hazine olsa bile, kendi iç sesin daha gür çıkıyor ve yapmak istediğinde kendi ilgi alanların ön plandaysa, o hazineye ulaşamazsın. Çünkü egon, dinlemeye engel olur. Kendi eksenindeki bir çok gereksiz konu, gündemin olur. Boş lakırtılar senin gündemini oluşturur.

İçinden bir yere gitmek ister gibi yaparsın ancak ya ilgi alanın, ya da egon, seni yanı başındaki hazineden mahrum bırakır.

Dinleme ve ego arasındaki ilişki kendi iç sesinden, dışarıdaki sesi duyamamak şeklinde ortaya çıkar.

Kendi konfor alanın, kendi ilgi alanların ile hedeflerinin uyuşmaması da aynı etkiyi yaratır. İnsanın kişisel farkındalığı, motivasyonu, öğrenme süreci buna eşlik eder.

Ego ile farkındalık arasında da aşağıdaki yazıyı yazmışım.

Cehennemden gelenler cenneti, cennetten gelenlerde cehennemi ararlar. Öğrenme, konfor alanındaki cennetlerde olmaz. Cehennemden gelenler öğrenme eğrileri daha fazla olduğunda, cennetlerini yaratırlar. Cennetten gelenlerde konfor alanı çürüttüğü için, kendi cehennemlerini yaratırlar.

Öğrenme ve hakikat yolculuğuna çıkanlar, yola koyulur ve yolda ilerlemeye bakarlar. Hedef olmadan, sadece eğlenmek isteyenler ise, bir hedef için o bilgiyi toparlamadıkları için, yollarını kaybederler.

Hayatında nereye varmaya çalışıyorsan, onu üzerine gitmen, hedeflerin ile uyumlu işlere öncelik vermen gerekir.

Keyif aldığın şey, sohbet muhabbet ise, sürekli olarak onun çevresinde konfor alanında gezinebilirsin. Boş konuşmalar ve kendi egon ile baş başa kalacaksın.

Konfor alanı bozucular, öğrenme ve hedefleri gösterdiğinde de, onlara sinirlenecek ve cephe alacaksın. Lider olacaksanız, kendinizi iyi göstermeyi bırakın. Liderler yüksek hedeflere ulaşmak için konfor alanı bozucudurlar. Kavanoz çocuğu iseniz, sinir olabilirsiniz.

Olaylardaki farkındalığınızı arttırmak için, size 5N 1 K, 5 Why sorusunu sorduran bir lider varsa, o zaman ne yapmaya çalıştığına dikkat edin.

Hedeflerinizin de uçuk olmadan, kendi etki ve yetki alanınızda olmasına dikkat edin. Yoksa boş konuşmalar içerisinde kaybolacaksınız. İşleri nasıl yönettiğinize, hedeflerinize ve çabaya odaklandığınızda, işi çıkarabilirsiniz. Kendinizi başarılı göstermek için, diğerlerini kesmenize gerek yok. Çünkü başarı ekip ve öğrenme işidir.

Çabalarınız, öğrenmeye eşlik eder. Çabalayarak, hata yaparsanız, o zaman korkmayın. Öğrenme sürecine girersiniz. Çabalamaz ve egonuz ile baş başa kaldıysanız, o zaman kendiniz kötü gözükmesin diye, çabalamayan ve egosuna yenik düşen insanlar yaratmaya çalışırsınız ve hedefli takımları bozarsınız.

Hata yapma ve hatalardan öğrenme sizi ileriye götürür. Konfor alanınızda, karanlığa küfretmekten vazgeçin. Bu öğrenme süreci için atmış olduğunuz en büyük adım olur.

Sözel iletişim, sizi çok hoş sohbet yapar. İnsanlar bunları konuşmaktan çok hoşlanır. Dedikodu kazanına kolay düşersiniz.

İş yapmak, hedeflerinize ulaşmak istiyorsanız, sözel iletişim yanında, yazılı iletişim yapın. Yazılı iletişim analiz yapmayı gerektirir. Fikirlerin kristalize olmasını sağlar. Açık, net ve şeffaf olursunuz.

Bir korku vardır. Açık, net ve şeffaf görüşler, acımasızca eleştirilmenize sebep olabilir. Kormayın, acımasızca fikirleriniz eleştirilsin ki, daha iyisini bulmanıza sebep olsun.

En fazla gülünç duruma düşersiniz. Dalga konusu olursunuz. Konfor alanındaki ve farkındalıkları düşükler için daha fazla dedikodu konusu olabilirsiniz. Ancak hedefiniz varsa, onlar zamanlarını onun için kullanmaya devam eder. Sizde hedeflerinize emin adımlar ile devam edersiniz.

Fikirleriniz, aksiyona ve çabaya döndüğünde, hata yapar, yolculuğa başlarsınız. Sonuçlar olumlu olmasa bile sabır edin. Yolun içerisindeki farkındalık sizi hedeflerinize götürür.

Yolculuk ve ortak hedefler, takım olmayı ve öğrenmeyi öğretir. Hedefleri farklı insanlar ile sadece vakit kaybedersiniz. Onların kendi yollarına gitmesine izin verin. Başarısızlar sizi daha büyük takımlar haline dönüştürür.

Çaba, başarısızlık ile sonuçlanır olsa ile elinizde veri olacak ve veriye dayalı olarak, ne yapmanız gerektiğini değil, ne yapmamamız gerektiğini bulacaksınız. Çabalayacağınız alanları bularak, denemeye devam edeceksiniz. Sonrasında tevekkül edeceksiniz.

Sabır ve tevekkül size yeni kapılar açacak. Sektörümüzde açık ve servis bankacılığı sonuç değil, araç olacak, nakit, kredi, mevduat yönetimleri değişerek, robo ve yapay zeka finansı etkileyecek. O yolculuk içerisinde arayacak ve yolculuk içerisinde değer yaratılacak.

Aklını ve rütbesini sevenler, bunun yolculuk değil, çizilebilir bir şey olduğunu düşünecekler. O yol çizilebilir değil, yürünebilir olduğu sürece o hedefler gerçekleşecek. Aksiyonsuz vizyon, illüzyon olacak.

Farkında olduğun ve derinini anladığında, onu erişebileceksin

Olayların iç yüzünün içerisindeki uzmanlık çok kıymetlidir. Mühendisçe olaylara bakabilmek çok kıymetlidir.

Aşırı mühendislik ise ürünü öldürür. Takımlarınız, mühendis, tasarımcı, iş insanları ile çeşitlendiği sürece hedeflerinize daha kolay gideceksiniz. Farklılıklarımız zenginliğimiz.

Farklılıklarımız ortak hedefe gitmiyorsa ise de fakirliğimiz olarak ortaya çıkabilir. Takım olmak bu nedenle kritiktir. Takım olmak için de psikolojik güven ortamı gerekir.

Farklılıklarımız, ortak hedeflerimiz ve yetenkelerimiz, tekrarlı iş modelleri oluşturmamıza sebep olur.

Mühendisliğe aşırı bağlanmak, ürünü ve fikre aşık olmayı getirebilir ve sistem entegrasyon tuzağına düşmenizi sağlar.

Fikir ve ürün aşkına düşmeden, kollektif bilinç ile takım ruhu ve değerin ölçeklenmesi mümkündür. Eğer bunu yetkinlik olarak ortaya konmuyor ise, herkes kendi ilgi alanında çürümeye başlayacaktır. Liderlerin görevi de, etkin dinleme, geribildirim verme ve hedeflere doğru insanları yönlendirmektir. Aynı hedeflerde olmayan insanlar ile de yollarını ayırmaktır. Liderlik insanları oyun parkında eğlemek değildir ve sürekli şirin gözükme çabası hiç değildir. Çaba yoksa, iş yoktur.

Takım olma, herşeyi yapmak anlamına gelmez. Herşeyi yapmak, hiçbir şeyi yapmamak anlamına gelir. Ekosistem oyunu kurabilmek sizi ölçekli olarak büyümenizi sağlar.

Finansal teknolojiler dünyasının da en büyük mücadele alanı ekosistem oyununundan gelir.

Ürün persfektifi ile egosistem yaratarak, oyunu sadece bir alanda oynarız. İş modellerini ölçeklemekte güçlük geçeriz.

Sistem entegrasyon ve ürün tuzağına düşmeden, ekosisteme odaklanmak, birleştirici platform oluşturmayı sağlar ve platform iş modeli yaratır.

Bugün dijital dünyasının en değerli firmalarının platform firmaları olduğunu görebiliyoruz.

Her şeyi kendinizin yapması büyük hayaldir. Egonuz patladıysa, böyle düşünebilirsiniz. Ekosistemdeki doğru partnerler ile yaratılacak platformlar sizi ölçeğe götürür.

Olaylara küçük başlayın. Her yolculuk ilk adım ile başlar. İlk adımda size vizyonsuz demelerinden çekinmeyin. Aksiyonsuz olursanız, vizyonda bir işe yaramaz.

Dünyada sadece siz yaşamıyorsunuz. Ancak müşterinize değer kattığınızda yaşayabileceğinizi de unutmayın.

Analiz ederseniz, yazarsanız, farkında olursanız, aynı tuzaklara düşmezsiniz.

Takıldığınız, beni eleştirmek istediğinizde, yazıyı bir kez daha okuyun. Sonrasında gelin ve konuşalım.

Takımlar, hedef birliği ile bir araya gelirler. Hedefsizlik takımların dağılması demektir.

Herkesi çok seviyorum.

--

--

Ferhat Ünlükal

Fintek sektöründe deneyime sahip bir liderdir. İş dünyasında girişimcilik ve değer yaratma üzerine, bilgi ve deneyimlerini paylaşmaktadır​.