Hata payı
Muhakeme ve karar verme süreçleri, zamanı kullanmayı ve başarı ihtimallerini değiştiriyor.
Daha belirgin, öngörülebilir ve yavaş sektörlerde, daha derin analizler, daha mükemmelliyetçi yaklaşımlar, daha ölçmek, tartıp hareket etmek, size başarı getirebiliyor. Bu tür sektörler, hata payı çok azdır, başarısız olduğunuzda iyiş karşılanmaz.
Ancak bugünün daha öngörülemez, belirsiz ve daha hızlı işleyen teknoloji sektöründe, yukarıdaki gibi daha derin analizlere ve daha mükemmelliyetçi yaklaşımlar ile, detaylı olarak ölçmeye kalktığınızda, o zaman sürecin kendisi hata olmaya başlar. Zaman yönetimi ve zamana uyum nedeniyle, sürekli olarak fırsatları kaçırır noktaya gelirsiniz.
Belirgin, öngörülebilir, fizibiliteler ve bütçeler ile yönetilen ilk model daha çok sanayi devrimi firmalarında ortaya çıkar. Hata payına tahammül son derece azdır.
İkinci model daha çok belirsizlik, startup ortamında hayata geçer. Her zaman karar verme sürecinde eksikler vardır. %70 bilgiyi toparladığınızda artık hata payı yüksek olsa da karar vermek durumundasınızdır. Bu rakamın üzerine geçtiğinizde sürecin kendisi hata haline dönüşecektir.
Sonuç olarak, yeni girişimci modellerimizde, hata payına alışmamız ve başarısız olmayı öğrenmemiz gerekiyor. Hatalarından öğrenme methodlarını çok daha iyi kullanabildiğimiz sürece, hataları yapıp, hızlı olarak neyi iyi veya kötü yaptığını anlayıp bunu düzeltme işi kalır.
Yeni dünyanın bu belirsizliğinde, çok daha hızlı karar vermek durumudayız ancak çok daha hızlı test edip, hızlıca başarısız olursak ta o zaman farklı bir girişim kültürü yaratabiliyoruz.
Hata payı kavramını istatistik derslerinde standart sapma, varyans olarak öğrenmiştik. İşte o varyans değerini izleyerek, süreçten öğrenebilme ve buna göre de aksiyonları planlayabilme şansı bulunuyor.
Özellikle bugünün internet dünyasında, verilerin sürekli olarak toparlandığı dünyada, o işi yapıp, verileri toparladığınızda, işin nerede problem verdiğini daha kolay tespit edebilme şansına sahibiz.
Yeni dünyanın mottosu, karar vermek için tüm bilgileri toparlamana ihtiyacın yok, yeteri karar olması, yeterli. Yap, başarısız ol, süreçten öğren ve düzelt.
Eğer hata yapmaktan kaçarsanız, mükemmelliyetçilik hastalığı içerisinde, o verileri toparlamak için çok zaman sarf eder, işi yapamadığınız için öğrenme süreçlerinizi hızlandırmanız güçleşecek.
Tıbbi karar verme, genelde bir tanı koyma ve doğru tedavinin seçilmesinden oluşut ancak hızla hareket eden günlük hayattaki kararlarımız, zaman baskısı, risk ve belirsizlik içerisinde, uzman sezgisel kararları olarak uygulanır.
Analiz paralizine yakalanabilirsiniz. Analiz paralizi, çok fazla analiz etme veya çok fazla düşünme durumudur ve sonuç olarak paralize olursunuz. Bu şekilde asla karar veremez ve eyleme geçemezsiniz.
Aşırı bilgi yüklenmesi, alınabilecek bilgi kapasitesi, özümsenebilecek parçalar arasındaki açıklıktır.
Aşırı bilgi, karar vermeyi etkileyen problem sürecini ve görevlendirmesini etkiler. O nedenle takımlarda karar verme bazen çobana yaptırılmalıdır.
Çok fazla bilgiyle karşılaşılması, kişilerin rasyonel karar alma yetilerini engeller ve yanıltır.
Sürekli eski kararları sorgulamak ve geriye doğru gitmek ise, zihinsel muhasebe, sürekli zihni meşgul eder ve kitlenmeye sebep olur.
Karar verme esnasında GOFER yöntemini uygulayabilirsiniz. Amaçlarını (G-Goals) ve hedeflerinizi belirlemek sizi doğru hedeften daha az saptırır. Seçenekleri (O- Options) alternatif aksiyonlarını göz önünde bulundurmak, Bİlgi için araştırma yapmak F(Facts). Seçeneklerin olumlu, olumsuz sonuçlarını düşünmek (E-effects). Seçeneklerin nasıl uygulanacağını planlamak (Rahatla-Review)
Karar vermek için problemi tanımla, kriterleri belirle ve sırala, bütün alternatifleri dikkate al, en iyi alternatifi belirle, hareket planını geliştir ve uygula, çözümü değerlendirşmek, denetlemek ve gerekli olduğunda geri bildirim verilmesi.
Amaçların ve sonuçların taslağını çıkarma, Verileri toparla, alternatif geliştir, alternatiflerin eksi ve artılarını listele, karar ver, kararı uygulama, kararlarda kusur bul ve ders çıkart.
Çok yüksek miktarda karar vermede, işlemci kapasitesini bitireceği içinde, kişiler tükenmişlik sendromuna yakalanacaktır.
Bu nedenler hata payını doğru belirlemek ve ayarlamak, bir organizasyonun yetenekleri elde tutması, yetenek kazanımı ve kültürü birinci dereceden değiştirir.
İyimser yaklaşım, gelecekte pozitif olayların olma olasılığının yüksek tahmin edilme yatkınlığıdır. İstenmeyen bilginin görmezden gelinmesi durumunda, iyimser yanlılık, karar verme sürecinde risk oluşturur.