Lider ve Dinleme

Liderler için aktif dinleme çok temel bir yetkinliktir. Güç, liderlere iyi şeyleri duyma, kötülerini ise duymama konusunda bir konfor alanı sağlar. Ancak bu konfor alanı, liderlerin yönetmiş oldukları sistemleri ortadan kaldırır ve otomatik olarak yönetilecek bir şeyleri kalmadığı için de liderlikleri de kaybolur.

Liderlere açık ve dürüst olarak olayları söyleyebilmek, liderlerin geribildirim almaları ve dinleme cesaretlerinden gelir.

“Churchill, İkinci Dünya Savaşı sırasında gerçeklerin kendisine olduğu gibi aktarılmamasından şikayetçiydi. Kimse olumsuz haber vermek istemiyor, başbakanın yanlışlarını tartışmıyordu. Churchill bu sorunu aşmak için karargahında sadece kötü haberleri getirmekle sorumlu özel bir birim kurmuştu. Bu birimin görevi savaşın gidişatıyla ilgili en kötü haberleri bulup başbakana aktarmaktı. Buna karşın Hitler, çarpışmaların son anına kadar savaşı kazanmakta olduğunu sanıyordu. Kimse ona kötü haber iletmeye cesaret edemediği için bir yenilgiye doğru sürüklendiğini bilmiyordu.”

Evet ikinci dünya savaşında yaşanan insanlığın ve ülkelerin trajedisi olan şey dinlememekti. Bugünün dünyasında da liderlerin dinlememesi tamam orta ve uzun dönemde trajejiye dönüşür.

Lider olduğunu sanıyorsunuz ancak gerçekleri biliyor musunuz? Acaba o işler nasıl gidiyor biliyor musunuz? Çevrenizde size biyat eden insanlar, sizin istediğiniz şeyleri söyleme konusunda çok yeteneklidir. Sonsuza kadar da bunu bu şekilde söyleyebilirler. Asıl sorununuz, size kötü şeyleri de söyleyebilen insanları kaybetmemenizdir. Olayları kişiselleştirmiş, onlardan hoşlanmıyor olabilirsiniz. Ancak olumsuz duygular ile de baş etmeyi öğrenmeniz gerekir.

O olumsuzlukların içerisinde, dinlediğinizde ve anladığınızda müthiş bir hazine olduğunu göreceksiniz. Ancak buna sabır gösterebilirseniz. Dinleme cesaretini gösterebilirseniz.

Dinlemek sadece liderlerin değil, insanların en önemli ayırt edici özelliğidir. Bu çocuğunuzu dinlemek, onu duymak ile başlıyor. Öncelikle problemleri çözmeye çalışmayın. Öncelikle herhangi bir yargıya varmadan, sakince, hiç tepki vermeden dinleyin. Ön yargılarınızı bir kenara atın.

Aslında olumlu veya olumsuz haber diye bir şey yok. Sadece gerçek haberler var. Size gerçekliği çarptırarak getiren insanlar varsa, ilk olarak kendinize bakın ve bu insanlar neden bana bu şekilde haberler getiriyorlar. Ben öyle istediğim için olabilir mi? İyi haberleri söyleyerek, avantaj kazanmak isteyen insanlar mutlaka olacaktır. Bunların sayısını arttırmanız, sizin tutumunuz ile alakalı. Eğer bunlara prim vermezseniz, insanlar size gerçek haberleri veriyor olacaklardır. Gerçek haberler sizi zorluyor ise, o zaman sadece kendinize bakın.

Gerçek haberleri almamak, başta lider olmak üzere, tüm takıma, şirkete ve ülkeye zarar verecektir. Bunu kabul ettiğimizde de, farklı seviyelerden, farklı insanlar, farklı kültürleri dinleyip, daha kapsayıcı ekipler kurabiliriz. Farklı bakış açıları daha büyük bir düzlemde düşünmeyi sağlar.

Konular bu kadar açık olmasına rağmen, liderler çoğu zaman olumsuz haberlere kulaklarını tıkarlar. Bunun için size olumsuz haberleri de getiren isnanları dinlemeye başlayın.

Kazanmak için kötü haber duymanız gerekiyorsa, sürekli iyi haber ile kaybetmeyi tercih etmeyeceğinizi düşünüyorum.

Kabul edin ve bugünden başlayın.

Bazen sistemler başarısız olamayacak kadar büyük olduğu için bu dinleme faaliyetinden vazgeçerler ve diktatörlük, tek adam rejimine geçerler.

2008 yılında, Amerika ekonomisini çökerten bankacılık sisteminin CEO’ları, fiyatları arttırıp, işçileri işten çıkartırken, büyük ikramiyetlerle kendilerini ödüllendirdiler. Adaletli yaklaşmadıkları için sistemi çökerttiler. Bu bir ahlaki ve etik konu olduğu sürece, aynı şeyleri tekrardan yapıyor olacaklardır. Bunun sebebi sistemlerin batamayacak kadar büyük olmasıdır. Başka bir deyişle, düşmanlarına güvenirler ve dostlarını dinlemezler.

Gerçekleri söyleyenleri karamsar ve pesimist olarak işaretleyebilirsiniz. Ancak bilinmesi gereken gerçek şu ki, “özgür dünyanın çoğu, hayat kurtarmak için büyük ölçüde harekete geçemediği sürece, insan hakları ve demokrasiden söz edemezsiniz. Bunu yaşadığımız dönemdeki savaşlarda ve günlük hayatımızda rahatlıkla görüyoruz.

Bugün ülkelerde, şirketlerde, insanlarda, birbirlerine söylenmesi gerekenleri söylemiyor ve politika yapıyor. Olayları politize edip, iyi haberleri verip, battıklarını gizliyorlar. Bunca insanın günahını nasıl üzerinden atacağız. Nasıl vicdanlar acımayacak?

Size anlatılan bir hikaye var. Masallar ile büyüyen bir çocuğun, hikayelere kanması çok normal. İnsanoğlu’na bir hikaye anlatıyorlar.

Bugünün umarsızca yapılan hareketleri, tehditleri, akıl oyunlarından başka bir şey değil. Bu bir psikolojik savaş biçimidir.

Bu davranış sistemleri ayrıştırır ve böler. Bunlar sizi ve işi fethetmek ile ilgili plan yapmazlar. Sadece onlar çıkarlarını devam ettirmek için, onları örnek haline dönüştürüp, çevrelerine görülmez duvarlar örürler. Bundan dolayı onlardan korkarlar. Korktukça söyleyemezler. Söylenmedikçe yanlızlık başlar ve sonrasında kendi duyamadıkları için kendilerini bitirirler. Sessiz odada insanın sessizlikten delirmesi gibidir. Bu da bilinçli bir psikolojik silahtır.

Zamanın çok daha uzun olduğu hissiyatı yaratarak, psikolojik yorgunluk oluşturulur. Gergin ve bitkin olan insanların daha da yorulmasına sebep olur. Bunun için zemin hazırlanır. Mış gibi yapılır.

Kaynaklar tükenmiştir. Liderler kendi akıl oyunları ile bu cepheleri kendilerine fethetmeye çalışırlar. Batının tüketim toplumu ile tükettiği şeylerin yataklarının doğuda olup, savaşın doğuda başlaması tesadüf olmasa gerek.

Artık hammaddenin büyük çoğunun doğuda olduğunu anlamamız ve dinlememizin zamanı geldi. Sanırım liderler bunu bize bir kere daha hatırlatmak ve duyurmak istiyor. Kendi enerjimizi üretmek için çok geç kaldık. Artık yeni savaşlara hoşgeldiniz. İlkini 3. dünya savaşı değil, iklim savaşı olarak adlandıracağım.

İklim ve doğal kaynak savaşları için Ukrayna bir başlangıç. İthalata bağımlı olarak yaratılan tüm ekonomiler, lidere biyat eden tüm insanların kaybetme zamanı. Bilanço kaybeden dünyamız ve geleceğimiz.

Yeni dünya ekonomisini tekrardan düşünme zamanı. Güç dengelerinin değiştiği ve insanların artık yeni paradigmaya geçişlerini göreceğimiz bir dünya.

Artık tek kutuplu dünyadan çok kutuplu dünyaya geçiyoruz. İkinci dünya savaşının kazananları artık geride kaldı. Sanayi devrimini hızlandıracak güçler o günlerde kaldı. Artık bilgi devrimi zamanı, aklın, bilginin, mantığın, bilgeliğin, kapsayıcılığın, adaletin, takımların, dinlemenin olduğu bir çağdayız. Liderlerin güç merkezli olması tüm dünyaya zarar veriyor ancak bunu romantik olarak okumamayı tercih ediyorum.

Hakim olunan günler sona erdi. Artık dünya farklı bir yer olmak durumunda.

Apple, Google kendi hakimiyetlerin hala devam ettiğini ve yaptırımların bir parçası olabileceğini düşünebilir. Ancak orta ve uzun dönemde onları yapmak için hammaddelerin kendilerinden olmadığını gördüklerinde, geri dönüş uzun sürmeyecektir.

Daha büyük sorun, bugünün savaşlarının başarısız olmayacak kadar büyükler arasında yapılması.

Birbirimizi duyduğumuz sürece daha güzel bir dünyada yaşıyor olacağız.