Sanal Gerçeklik
Hayat sende durmam diyor. Her nefeste son geliyor. Bildiğin sende kalsın. Sen yalancı baharsın. Artık senin olmam diyor.
Sen yalancı bir sohbaharsın. Evet Türkçe bir şarkı sözü. Yaşanmışlıkları, gelip gidenleri, hayatın akışını, son olduğunu, mücadeleyi anlatıyor. Kaç mevsim benden aldın? Kaç sevda geri verdin? Ruhum sana kanmam diyor. Yaşanan narsist, toksik ilişkileri, acıları ne güzel anlatıyor.
Söyle kaç bahar oldu? Penceremde gül soldu. Belki de zaman doldu.
Sevdiğim dönmüyor sevdiklerimiz artık yok.
İnsanoğlu hayatı deneyimlemiş. Zamanın ve mekanın şahidi olmuş. Çıkarlarını öncüllemiş, kendi sınavını vermiş. Yüce Rabbinin huzuruna gittiğinde, onun rızası ile her şeyin olduğunu anlamış. Ancak dünya hayatında kendi egosu ile tüm bunları kendisinin yaptığını düşünmüş. İnsanlara zulm etmiş, zorbalık etmiş, her şeyi güç ile kontrol etmeye çalışmış ancak herhangi bir gücü olmadığını dünya hayatının yanımsaması içerisinde bir sanal gerçeklik içerisinde yaşadığımızı anladığımız zaman gelmiş.
Sanal gerçeklik gözlüklerini takmak için sabırsızlanıyoruz. Aslına baktığında hayatımız sanal gerçeklik. Acaba sanal gerçeklik gözlüklerimizi taktığımızda, kendi sanal gerçekliğimizi farkına varabilecek miyiz?
Yalancı baharlarımızı sanal gerçeklik gözlüklerimiz ile görebilecek miyiz? Yoksa onlarla daha fazla yalancı baharlar mı yaratabileceğiz. İnsanoğlu bu sanal gerçeklik içerisinde, teknoloji tahrikatı ile hayalcilik dünyasının içerisinde kendi gerçeğini arıyor.
Kibriti gözüne çok yaklaştırıp, arkasındaki ormanı kaybediyor. Sonrasında gözüne kibrit kaçıyor.
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi oluyor.
Kendi gerçekliği içerisinde, ürün ve fikirlere aşık oluyor. Onlar üzerine pembe hayaller kuruyor.
Birisi onu uyandırasıya kadar, rüyalar devam ediyor. Hayaller gerçeklere çarptığında durduğunda, neden beni rüyalarımdan uyandırıyorsunuz diyor. Rahat bırakın, uyuyacağım, rüyalar göreceğim. Sanal gerçekliğim içerisinde kalacağım diyor.
Söyle kaç bahar oldu? Penceremde gül soldu. Belkide zaman doldu.
Sevdiğim dönmüyor.
İşte sahnesinde insanın oynadığı, güç ile oynanan, senaryosu yazılan, sanal gerçeklik içerisinde oynanan ve geri dönüldüğünde, uyandığında hesap vereceğin bir oyun hayat. Belki de zaman doldu.
