Yerli ve Milli
Yerli kelimesi, ne çok şeyi anlatır.
Bazen orada doğduğumuzu, bazen orada yetiştiğimizi, bazen oralı olduğumuzu, bazen orada üretildiğini, bazen de çok uzun zamandır orada olduğunuzu anlatır.
Bazen de yerli, yersiz sohbetleri.
Ortaasyadan göçmedik mi sonuç olarak? Yerli kelimesi, bir zaman diliminde doğrudur.
Oranın yerlisiyizdir. Köylüsüyüzdür. Oradan birisini gördüğünde, sarılırsın, toprağım diye.
Takımlarda böyledir. Zaman içerisinde yerlisi olursunuz işin. Artık köylüsünüzdür. Geleniniz, gideniniz çok olur köye.
Yan mecralarda, kuraklık başlayınca, gelirler sizin mecranıza.
Sizde paylaşırsınız, ekmeğinizi.
Yerlisinizdir, barışcılsınızdır bilmezsiniz açgözlülüğü.
Köylüsünüzdür, efendisinizdir miletin.
Gel zaman git zaman, olursunuz ağızlarda köylü.
Yerlisinizdir, oraya kadar getirmişsinizdir, taşımızsınızdır tüm yükleri.
Ama artık kendileri beğenmezler, yoktur ellerinde bir zanaatleri ama olsun ne yapacaksın akıllılardır, çıkarlarını koruyorlardır.
Bilmiyorlardır, o topraklarda kışın yaşamayı, kurtlar ile savaşmayı. Ama yaz geçirmişlerdir ya, partiler vermişler ya, yeter onlara.
Bilmiyorlardır ama bilmiş gibi yapıyorlardır ki orada yaşayabilmek için.
Çok sevdiğim, bir hikaye vardır.
Devlet birgün geniş ve boş araziye geceleri göz kulak olacak 2000 tl maaşla bir bekçi almaya karar verir.
‘Peki talimatlar olmadan bekçi nasıl iş yapacak bir planlama birimi kurulur ve 5.000 tl maaşla iki kişi işe alınır. İşleri yapıp yapmadıklarını nasıl kontrol edeceğiz diye düşünülerek 10.000 tl maaşla 2 denetmen işe alınır….bir süre sonra bunların maaşları nasıl hesaplanıp ödenecek diye tartışılır. 15.000 tl maaşla bir mali müşavir,bir katip bide istatistikçi işe alınır.
Bir süre sonra bunlardan kim sorumlu olacak diye düşünülür 50.000 tl maaşla bir müdür 30.000 tl maaşla iki müdür yardımcısı işe alınır.
Bir süre sonra ülkede ekonomik kriz çıkar. Masrafları kısmak için bekçi işten çıkartılır.
İş dağılımı da Türk- Japon kürek yarışındaki gibi dağıtılır.
Türk ve Japon şirketleri arasında bir kürek yarışı düzenlenmesine karar verilir.
Japonların takımında 8 kişi kürek çeker, 1 kişi dümencilik yapar.
Türk Takımında ise 2 kişi kürek çeker, 3 kişi şeflik 3 kişi müdürlük yapar. 1 kişi de dümeni kullanır, dümenden.
Her iki takımda, performanslarının en üst düzeyine varabilmek için uzun ve zorlu bir hazırlık döneminden geçer.
Büyük gün gelir ve iki takımda, kendini hazır hisseder. Japonlar yarışı bir kilometre farkla kazanır.
Yarış sonrası Türk takımı çok sarsılır. Türk Şirket yönetimi yarışın açık farkla kaybedilmesinin nedeninin bulunmasına karar verir.
Yapılan araştırmalar, analizler ve uzun çalışmalar sonucu düzenlenen raporlara göre hata bulunur ve çözüm önerisi getirilir.
Çözüm olarak yönetimdeki düzeni güçlendirmek için 1 genel müdür atanır ve sandaldaki ağırlığı dengelemek için kürekçi sayısı da 1 e indirilir.
Japonlara yeni bir yarış teklif etme kararı alır.
9 kişilik Türk takımı Japonlarla bir yarış yapmak üzere yeniden yapılanır.
Japonların takımında 8 kişi kürek çeker, 1 kişi dümencilir yapar.
Türk Takımında ise yeni yapılanma şekli şöyledir.
1 Genel müdür, 3 Bölgesel müdür, 3 Dümen şefi, 1 Dümenci, 1 Kürekçi
İkinci yarışı Japonlar iki kilometre arayla kazanılar.
Tepesi atan Türk şirketi yönetim kurulu hemen harekete geçer.
Yarışın kaybedilmesinden sorumlu tutulan kürekçi kovulur,müdürlere ve diğer personele sorunun çözümüne olan katkılarından dolayı ikramiye verilir.
Yerlisi değil miyiz? buranın.
Kürek mahkumuyuzdur.