Üstünü gururlandırmak yerine, geleceğini gururlandır

Ferhat Ünlükal
9 min readJan 1, 2023

--

Adam Grant’ın twitter üzerinden bir paylaşım sonrasında bir düşünme sürecine yaşadım.

Eleştirel bir düşünür olmak, diğer insanların varsayımlarına meydan okumaktan daha fazlasıdır diyor Adam Grant.

Bu kendi görüşlerinizi yeniden düşünmenizi gerektirir. Yeniden düşünmek, kendi fikirlerinizi ortaya koyduğunuz, acımasızca eleştirildiği ve geribildirimlerin alınarak, tekrar bu konuyu düşünmeniz, hata yapmanız ve hatalardan ders almanız ile alakalıdır.

Özgüveni yüksek seslere dafa fazla dikkat ediyoruz. Cahil cesareti diyeceğimiz bir Dunning — Kruger etkisi vardır. Hiçbir fikrim yoktan, çok şey biliyorum evresine geçiş çok hızlıdır.

Farkındalık ise, üzerinde çok düşünme ve hata yapma ile ilgilidir. Bunları düşünenler üzerinde daha az dikkat veririz.

Kesin olmak, güvenilirliğin bir işareti değildir. Kendinden emin konuşmak, derinlemesine düşünmenin yerini tutmaz. Karmaşık düşünürlerden öğrenmek, akıcı konuşanlardan öğrenmek daha iyidir.

Düşünmek, derin bir eylemdir. Bilginin, deneyiminin içerisindeki derinlik, strateji, felsefe, bilgi ve aksiyon arasındaki bağları geliştirir.

Bilgelik deneyimden gelmez. Deneyimler üzerine düşünmekten gelir. Yaş ile bilgelik arasında ilişki yoktur. Bu sizin düşünce tarzınız ile alakalıdır. İçgörü ve bakış açısı kazanmak, yaşanılan yıllar ile alakası yoktur. Ne kadar hayattan ders aldığınız ile alakalıdır.

Her işe maymunluk seviyesinde atlayarak, onu öğrenme bir sahtekarlık sendromu, inovasyon budalalığı getirebilir. Sahtekarlık Sendromu, Ne yaptığımı bilmiyorum. Herkesin öğrenmesi an meselesi olarak düşünür.

Özellikle startuplarda, büyüme zihniyetini ortaya koymanız gerekir. Büyüme Zihniyeti de, Henüz ne yaptığımı bilmiyorum. Bunu çözmem sadece an meselesi olarak görür.

Kendine güvenin en yüksek biçimi ise, öğrenme yeteneğine inanmaktır.

Öğrenme bilinçsiz yetersizlik ile başlayan, bilinçsiz yeterlilik ile tamamlanan bir süreçtir.

Takımlar beyin fırtınası yaptığında, iyi fikirler kaybolur. İnsanlar uyum baskısı, gürültü ve ego tehdidi nedeniyle susarlar.

Güç ve kontrol duygusu, egoyu tetikler.

Buradaki en iyi yaklaşım, fikirlerin ayrı ayrı üretilmesi, ardından değerlendirmek ve iyileştirmek için bir araya gelinmesidir. Yazılı kültür bu anlamda, fikirlerin çarpışması için kritiktir. Yazılmamış şey, yapılmamış şey haline dönüşür. Ekibime özellikle bu konuda yazmalarını tavsiye ederim. Yazarken, kendilerini de sorgulamaları kolaylaşır. Takımların bilgeliği bireysel bilgelik ve yaratıcılık ile başlar. Bireysel yaratıcılık için yazmış olduğum Amazon yazısını da okumanızı tavsiye ederim.

Amazon bir toplantıya girmeden önce, en fazla 6 sayfa ile konuyu özetlemesini istiyor ve toplantının öncesinde veya toplantıda bu dokumanı okuyarak, kararları vermeye çalışıyorlar. Bu bireysel yaratıcılık fikirlerinde kaybolmamasını da sağlıyor.

Müşteri odaklı ve yenilikçilik kültürünü ancak bu şekilde yaratıyorsunuz.

Değer ifadeniz, elde ettiğiniz veya edindiğini şeyler ile tanımlanmaz. Genelde kültürel olarak bu çok farklı anlaşılır. Değer, kim olduğunuz ve başkalarına nasıl katkıda bulunduğunuz ile ilgili bir sorudur.

Benlik saygısı karakterden gelir, başarı ve statüden gelmez. Hiyerarşik organizasyonlar, bu durumu genelde kaçırırlar ve yıldızlar savaşı yaşanır ancak bu güç zehirlenmesinden başka bir şey değildir.

En büyük başarı, cömert, meraklı ve dürüst bir insan olmaktır. Dürüst olma hissiyatı, güveni de tetiklediği için, hem takımları hem de ticari ölçekler.

Güçlü ilişkiler kurmak, daha az tartışmak demek değildir. Daha yapıcı bir şekilde tartışmak ile ilgilidir.

Amaç, tüm görüşler üzerinde fikir birliğine varmak veya tüm değerlerinizi paylaşmak değildir. Farklı fikirlere saygı duymak ve onları dinleyebilmektir.

Farklı fikirleri dinleme ve onlara saygı duymaktır.

Birbirimizin fikirlerini anlamak ve birbirimizin değerlerine saygı duymaktır.

Anlayarak, dinleyerek, değer arayışı sürecidir.

Olayları kişiselleştirmeden, konuyu dinleyebilmek ve anlayabilmektir. Taraf veya taraftar olmadan, adil olabilmektir.

İçine kapanık olmak, enerjini nereden aldığın ile ilgili değildir.

İçedönüklere insanlar tarafından enerji verilir. Gürültüler, dedikodular, sürekli olarak kesilen işler insanları yorar. Asosyal değilsiniz. Sessizlik yanlısınız.

Kendinizi hırpalamanız sizi daha güçlü yapmaz. Yaralı hale dönüşürsünüz. Kendinize iyi davranın, nazik olun, zayıf yönlerinizi kabullenin, onlar ile barışın. Görmekten gelmekten vazgeçin.

Kendiniz ile barıştınızda hatalarınız ile de barışırsınız ve hatalarınızdan ders alırsınız.

Hatalar yapın, sadece hatalardan öğrenecek kadar mütevazi olun.

Eksikliklerimizi kabul ederek ve kucaklayarak büyürüz, onları cezalandırarak değil. https://www.ted.com/talks/dan_harris_the_benefits_of_not_being_a_jerk_to_yourself

Toksik kültürlerde işkolik olmak normalleştirilir. Uykudan fedakarlık etmek yüceltilir.

İlerlemek için yanmanız gerektiği söylenir. Sağlıklı kültürler yaşam kalitesinin artması gerekir. Refahınızı işinizin üstüne koymanız için teşvik edilirsiniz.

En çok konuşan kişi lider olarak yüceltiyorsunuz. Zeka ve uzmanlığa bakılmadan, en fazla konuşan kişiler yüceltilir.

Tartışmaya hakim olmak liderlik değildir. Nicelikten çok niteliğe değer vermeye başlama zamanıdır.

Fikriniz her zaman değişebilir ve bu bütünlüğü kaybetmek anlamına gelmez. Hatalı olduğunuzu fark ederseniz, hatalı olduğunuzu söylemekten çekinmeyin. Bunu fark etmeniz mukakeme eksikliğiniz anlamına gelmez. Bilgi eksiklikleriniz var demektir. Görüşler, zamana bağlı bir fonksiyondur. Her hangi bir anda, ne düşündüğünüzdür. Büyüme, yarın görüşlerinizi gözden geçirmeye açık olmak ile alakalıdır. Görüşlerini, önyargılarınız ile birleştiriyorsanız ve onlar üzerinden karar veriyorsanız, o en tehlikelisidir. Değişime izin vermiyor ve önyargılarınız ile düşünüyorsunuz demektir.

Değişim için görüşlerinizi değiştirebilmeli ve anda kalabilmelisiniz.

Mükemmellik imkansız değildir. Bu şekilde sürekli imkansızlar üzerinde hedefler koyarsınız. Takım ve insanlarınız yorulacaktır. Mükemmelliyetçilerin ve takımlarının tükenme olasılığı yükselir ve yeni zorlukları benimseme olasılıkları düşer. Bugünün büyük istifası ve sessiz bırakmanın ana temel sebeplerinden biri de mükemmelliyetçiliktir.

Voltaire, Mükemmel, iyinin düşmanıdır diyor.

Başarı, kusursuz olmak değil, yüksek standart ile ilgildir.

Zehirli bir pozitiflik içerisinde yaşıyoruz. İnsanları iyi tarafa bakmalarını zorluyoruz. Kaygıyı, öfkeyi, üzüntüyü ve kederi bastırmalarını istiyoruz.

Hayatı pozitif ve negatif olarak okuyan, tek boyutlu bir anlayış ortaya çıktı. Bu da empati yoksunluğu anlamına geliyor.

Pozitif olmasını beklemek, standart bir talep haline dönüşüyor. Artık bir dayatmaya dönüşüyor. Artık olaylar gerçek dışı bir çerçeveye oturuyor.

Negatif olma durumu kriz ve eleştiri doğururken, mutlak pozitiflikte, krizi damıtma ve anlama yetisi olmadığında felaket getiriyor.

Duygu ile kalmanın insanı büyümesine yardımcı olacağı unutuluyor.

Sağlıklı destek, insanları karanlık taraftan koruyor. Onların acılarını ifade etmelerine izin verin. Yalnız olmadıklarını hissetsinler. Bunu sonsuza kadar hissetmeyecekler ve onların bunu fark etmelerini sağlayın.

Bir lideri takip ettiğinizde, desteğinizi geri çektiğinizde, hiçbir şey değişmiyor ise, bütünlüğünüz tehlikededir. Biat kültürü sizi bitirir.

En yüksek bağlılığınız ilkelere olmalıdır. İnsanlara bağlı iseniz, o zaman başarıya ulaşamazsınız. Omurganız olmalı hayatta. Yoksa, hiyerarşik olarak öncüllenebilirsiniz ancak kendi başınıza bir şey yapamaz duruma gelirsiniz. Koltuklarına güç verenlerden değil, koltuklarından güç alanlara katılırsınız.

Hiçbir lider koşulsuz sevgiyi hak etmez. Bağlılık karakter yoluyla kazanılır.

Çalışanlar yönetilecek kaynaklar değillerdir. Onlara değer verin. Kötü yöneticiler sadece sonuçlarınızı önemser. İyi yöneticiler refahınızı önemser. Büyük yöneticiler ve liderler, sonuçlarınızdan çok refahızı önemser. Liderler, insanların kendilerini aşması için ellerinden geleni yaparlar.

“Lider olduğunuzda, başarı başkalarını büyütmekle ilgilidir.” Jack Welch

Bir fikriniz olduktan sonra yaptığınız şey yazmak değildir. Bir sezgiyi içgörüye dönüştürmenin yoludur yazmak. Düşünceleri kelimelere dönüştürmek muhakemeyi keskinleştirir. Kafanızda bulanık olan şeyleri netleştirmiş olursunuz. Yazılarımı bu anlamda çok değerli bulurum. Yazar olmasam da, yazıyorum. Ömrümü Yazarkasa yaparak geçirdiğim için, kasam gidince elimde sadece yazar kısmı kaldı. Bunu da ilk yazılarımda anlatmışım.

Yazmak, düşünmek için bir araçtır. Düşünce günlüğümü takip edebilirsiniz.

Her gün ofiste insanlar ile birlikte olmak zorunda değilsiniz. Hibrit çalışma üretkenliği, yaratıcılığı, esenliği ve elde tutmayı arttırdı.

Büyük işbirlikleri için sürekli iletişim gerekmediğini anladık. Derin çalışma ve etkileşim patlamaları arasında gidip gelirler.

Açık ofisler insanlar ve kuruluşlar için için daha kötü performans anlamına geliyor. %27 daha fazla hastalıklı gün sayısı, %14 daha düşük bilişsel performans, %70 daha az yüz yüze etkileşim. Sağlıklı, verimli, işbirliği, kapalı işbirliği alanları tasarlamamız gerekiyor.

Geçici konuşmak, girişkenlik eksikliğini anlamına gelmez. Kişilerarası duyarlılığın bir işaretidir. Başkaları için endişe ile güveni birbirine karışmayı bırakmanın zamanı geldi.

Geçmişteki pişmanlıklarını bugüne taşıma, ana gel ve yeni fırsatlarını kendin yarat. Kim olduğunu değiştiremeyeceksin. Kim olmak istediğinizi seçmek için hiçbir zaman geç değildir. Kimlik bir karardır, kader değil.

Şirketleriniz, aileniz değildir. Ebeveynler, çocuklaırnı düşük performans nedeniyle işten çıkartmazlar. Aileniz, sizin zor zamanlarında yanında olurlar. Şirketler ise, bunları yapmaz.

Şirketler, daha iyi bir vizyon, ortak değerler etrafında birleştiğiniz, insan olarak değerli hissettiğiniz, kendinizi etkileyen kararlarda söz sahibi olduğunuz bir topluluktur.

Bir vizyon, ortak değer içerisinde birleşmemişseniz, değerli hissetmiyorsanız, kararlar konusunda fikriniz sorulmuyorsa, orası tam olarak bir şirket değildir.

Pek çok insan, hatatlarını iyi hatalar yerine saygılı torunlar olarak geçiriyor. Kendinden öncekileri memnun etmenin ötesinde, çocuklarınıza ve torunlarınıza daha iyi bir dünya bırakmak zorundasınız. Hiyerarşik düzenlerde de, biat kültürü aynı fikirden besleniyor. Üstlerini mutlu etmeye çalışan ancak geleceğini kaybeden bir organizasyon yaratıyoruz.

Çocuklarımızı gururlandırmak, ebeveynlerimizi gururlandırmaktan daha önemlidir.

--

--

Ferhat Ünlükal
Ferhat Ünlükal

Written by Ferhat Ünlükal

Fintek sektöründe deneyime sahip bir liderdir. İş dünyasında girişimcilik ve değer yaratma üzerine, bilgi ve deneyimlerini paylaşmaktadır​.

No responses yet