En büyük engelin kendin

Ferhat Ünlükal
3 min readSep 19, 2022

Hepimiz farklı kültür ve farklı geçmişlerden geliyoruz. Hepimizin hikayesi birbirinden farklı. Mücadele alanlarımız farklılaşmış deneyimlerimiz içerisinde. Hayat ile savaşırken, onun içinde öğrendiklerimiz farklılaşmış. Farklı kurallar, önyargılar, korkular, endişeler, ölçütler geliştirmişiz.

Kendimizin ölçüsü ile başkasını, başkasının ölçüsü ile de kendini ölçmüşüz.

İnsanın yolculuktaki motivasyonu merak ile başlıyor ve öğrendikçe daha fazlasını istiyor insan. Bu durum artık bir tutkuya dönüşüyor. Bundan zevk almaya başladığında, inanılmaz bir döngü başlıyor.

Bu döngü başladığında, bakış açısı gelişiyor, noktalar birleşiyor, daha derin görünür hale dönüşüyor ve fırsatlara daha hazırlıklı oluyorsun. Çünkü bir şeye dışarıdan bakmak ile içeriden bakmak arasında hayat var. İnsan genellikle burada yanılıyor. Dışarıdan çok cazibeli gelen şeylere kanıyor ama içine girdiğinde anlıyor. İçi beni, dışı seni yakar dedikleri şey bu olsa gerek.

Burada kurulan bağlar, bizi daha yaratıcı yapıyor. Daha güçlü fikirlerin kuluçkası oluyor.

Sınırlarda yaşamak zordur hayatı.

Hayatta öğrenmek istiyorsan, konfor alanının dışına çıkacaksın.

Hayatta öğrenme yolculuğuna çıkanların hayatları lineer bir çizgide ilerlemez.

Engebelidir hayatlar. Hayatı öğrenmeye, anlamaya, farklılaşmaya çalışanların.

Zorlu yolculuklar, ölüm vadileri, zor koşullar ve tehlikelerin içerisinde geçen bir hayat. Yeni şeyleri keşfetmek ve onun için cesaret her zaman zordur.

Pusula olmadan, maceracı ve girişimci ruh ile yolu yürümek.

Hiç durmadan, vazgeçmeden o yolu yürüyebilmek.

Hayallerin içerisinde yaşamak.

Öğretmeye çalışan, vizyonu çizen ve onu benimsetmeye çalışan.

Özgün, farklı, diğerlerinden değişik, toplumdan farklılaşan.

Anlam ve değer arayışında. Anlamaya çalışarak.

Kendini gelecekte hayal eden ve var gücüyle o hedefe ulaşmak için çalışan. Gerektiğinde, İnanç sistemini değiştiren.

Alvin Toffler’in söylediği gibi, “21. yüzyılın cahilleri okuma yazma bilmeyenler değil, öğrenmeyen, öğrendiği yanlışlardan vazgeçmeyen ve yeniden öğrenmeyenler olacak”

Kendi başarını kendin tanımla. Kendi arzularına göre, onu şekillendir.

Her şeye evet demek ve köle olmak zorunda değilsin.

Hayır diyebildiğin kadar odaklanırsın ve kendi tanımladığın kriterlerde başarılı olursun.

Başkasının başarı kriterlerinde, onların kölesi olmanın dışına çıkamazsın. İşte seni düşürdükleri yol.

Dünyayı farklı gözlükler ile gör, asi ol, statükoya karşı çık, sorun çıkar, deli ol.

Başarı uzun vadeli olarak bir şeye odaklanmadan gelir.

Bu sizin seçimlerinizin sonucudur.

Uzun süre, zorlu bir yolculuk ancak kararlılık gerektirir. Daha iyi bir geleceğe, disiplin ve hırs ile gitmeyi gerektirir.

Hayat her zaman güzel olamaz, başınıza gelecekler için dayanıklı ve esnek olmalısınız.

Zorlukları ve problemleri kabul etmek, onlar içerisinde yolunu bulabilmek müthiş bir özfarkındalık gerektiriyor.

Uzun vadeli düşünmek ve bu hedeflere koşmak sizi hedeflerinize yaklaştırır.

Harekete geçin. Yola çıkın. Mevlana “Sen yola çık, yol sana görünür” diyor.

Gerçekçi olmak kadar iyimser olmayı da gerektiriyor.

Değişim hızı çok hızlı ve ancak bu hızı kucaklamak istiyorsan, değişimi kucaklaman ve onun ile yelkenlerini doldurman gerekiyor.

Darwin, “ Ne en güçlü olan tür hayatta kalır, ne de en zeki olan. Değişime en çok adapte olabilendir hayatta kalır” diyor.

İnsanlar mükemmel işler yaparlar sadece ona inanmaları gerekir. Büyüme zihniyetine kavuşursan, büyürsün.

Derin odaklanma, tek bir işe, tüm enerjisi ile, kaynakları ile hayatını vererek ve çılgınca sizi hedefinize ulaştırır.

Alışkanlıklar, zihinsel gücünüzü maksimum seviyede kullanmanızı sağlar.

Zihninde nerede olduğunu canlandır. Ne kadar netsen, o kadar çok onları gerçekleştireceksin.

Kendini yeniden kurgula, tasarla.

Yeni seni sen yarat.

Zaman senin en büyük kaynağın. Ona hakim ol.

--

--